16 yaşında görücü usulü evlendirilen ve ilk eşinden şiddet gördüğü için ayrılan 2 çocuk annesi genç kadın sokaklarda yaşam mücadelesi veriyor. Genç bayan 2 çocuğuyla birlikte parası olduğu zaman otelde olmadığı zamanda sokak da yaşıyor ve yetkililerden kendisine bir yardım eli uzanmasını bekliyor. Mağdur bayan birilerine muhtaç yaşamak istemediğini o yüzdende kendisine iş verildiği zaman çalışabileceğini belirtiyor.

Mir Kuzey Gazete muhabiri , dün akşam saatlerinde sahilde bir bayanın bayıldığını haber alınca olay yerine gitti. Kadın bundan öncede 3 kez daha nöbet geçirmiş aynı şekilde hastaneye götürülmüştü. Olay yerindeki vatandaşlar kadının kimsesinin olmadığını ve sokaklarda yaşadığını söyleyince genç bayanı gazetemize çağırdık ve derdini dinledik.

Akraba evliliği kurbanı…

Küçük yaşta görücü usulü evlendirildiği için resmi nikahı yapılamayan Özge, kaderinin hiç gülmediğini belirterek, “Ailem beni küçük yaşta görücü usulü teyzemin oğluyla evlendirdi. Yaşım ufak olduğu için resmi nikah yapıldı sadece dini nikah yapıldı. İlk eşim beni sürekli dövüyordu. Bende daha fazla dayanamadım ve ilk çocuğum Umut A. ile birlikte baba ocağına tekrar geri döndüm. Babam kısa bir süre sonra vefat etti. Amcam beni başka birisiyle tanıştırdı ve amcamın zoruyla başka bir erkekle evlenmek zorunda kaldım. Evlendiğim erkek benim gibi boşanmış birisiydi. Ama nedense benim ilk eşimden olan çocuğu kabul etmedi ve tekrar boşanmak zorunda kaldım” şeklinde konuştu.
Çaresizlikten tekrar evlendi.

Annesi ve çocuğuyla birlikte tekrar yeni bir hayata başlayan Özge’nin annesi tanıştığı bir erkekle evlenince kendisinin çocuğuyla birlikte yalnız kaldığını söyleyen Özge, “2. E şimden ayrıldıktan sonra annemin yanına geldim ve annemle birlikte yaşamaya başladım. Annem tanıştığı bir erkekle evlenince ben tekrar yalnız başıma kaldım. Arkadaşım olan ve bana evlenme teklifi eden bir erkekle çaresizlikten evlenmek zorunda kaldım. Bana resmi nikah yapacağını söyledi ama yapmadı. Kısa bir süre sonrada yurt dışına çalışmaya gitti. Kendisine hamile olduğumu söyleyince bana, ‘ben artık gelmeyeceğim başının çaresine bak’ dedi. Ben bu sefer bir çocuğumla değil iki çocuğumla yalnız başıma kaldım” ifadelerini kullandı.

Kadın sığınma evinde kaldı

Çaresizlikten 6 ay kadın sığınma evinde kaldığını söyleyen genç bayan, “Çaresizlikten Ordu’da kadın sığınma evinde 6 ay kalabildim. Daha fazla kalmama müsaade etmediler. Bende şu anda Fatsa’ya geldim ve bazen sokaklarda bazen de otelde kalıyorum. Bazı vatandaşlar bana maddi anlamda yardımcı olmaya çalışıyor. Kimi zaman aç kalıyorum ama çocuklarımı aç bırakmıyorum. Sara hastası olduğum için sürekli bir yerlerde düşüp kalıyorum. Baygın olduğum için çocuklarıma kimse sahip çıkamıyor. Defalarca ambulans beni alıp hastaneye götürüyor ama hastalığımın kesin çözümü yok” dedi.

İş ve kalacak yer istiyor

İnsanlara muhtaç yaşamak istemediğini söyleyen genç bayan duyarlı vatandaşlardan sadece iş ve kalacak bir yer istediğini belirterek, “Ben bu zamana kadar ne yaşadıysam hep çaresizlikten yaşadım. Şu saatten sonra ben birilerine muhtaç yaşamak istemiyorum. Ben Kaymakamlığa ve Belediye’ye gittim beni hep geri çevirdiler. Ben yetkililerden sadece bir iş ve çocuklarımın başını sokacağı bir yuva istiyorum. İş anlamında tekstil deneyimim var. Bu alanda çalışabilirim. İş verildiği zaman çocuklarıma bakacak bir arkadaşımda var. Yeter ki, bana iş verilsin” şeklinde konuştu.

Genç bayana yardımcı olmak isteyen vatandaşlar web sitemiz aracılığıyla irtibat kurabilirler.

Bir yanıt yazın