Ordu genelinde deniz sezonunun henüz açılmasıyla birlikte birçok boğulma vakası da meydana geldi. Henüz başlayan deniz sezonundan özellikle Fatsa ilçesinde bir tanesi 13 yaşında olan 3 genç kızın akıntıya kapılarak boğulma tehlikesi geçirdiği Karadeniz’de, bu kızların 3’ü de yaşam savaşı veriyor.
Çok hızlı bir şekilde başlayan bu vakalar vatandaşları korkuturken, aynı zamanda önlem alınan ve kalabalık plajlarda denize girmenin ne kadar önemli olduğunu da ortaya koydu.
“1 ayda 4 kez uyardık”
Geçtiğimiz haftalarda gazetemizden duyurduğumuz, plajlar yerine daha tenha ve kayalık deniz kenarlarını tercih eden arkadaş grupları ve ailelerin tehlikede olduğuyla ilgili haberimizin ardından dün meydana gelen olayda başrolde yine Karadeniz’deki rip akıntısı (çeken akıntı) vardı. 1 ay içinde tam 4 kez bu konuda uyardığımız vatandaşlar uyarıları dikkate almadığı takdirde hep birlikte acılar yaşamaya devam edeceğiz gibi görünüyor. 16 Mayıs tarihinde ‘Karadeniz’in cilvesi çeken akıntı’, 31 Mayıs tarihinde ‘Plajlardan acı haberler gelmesin’, 16 Haziran tarihinde ‘Karadeniz can alma sezonunu açtı, İskele ve kayalıklara önlem şart’, 17 Haziran tarihinde ‘Karadeniz artık uyarmıyor, öldürüyor’ başlıklı haberlerimizle konunun önemini ve ciddiyetini gözler önüne sermemize rağmen, acı haberlerin ardı arkası kesilmiyor.
“Rip akıntısı ölümcül”
Her yıl sahillerimizde birçok insanımızın boğularak ölümüne sebep olan, halkımızın kum kayması olarak bildiği rip akıntılarına karşı çok dikkatli ve tedbirli olunması gerekmektedir.
Kıyıya ulaşan dalgaların etkisine tepki nedeniyle oluşan rip akıntıları, kıyıya ulaşan suların tekrar denize dönmeleri sırasında meydana geliyor. Pek çok plajda bu oluşum bazı bölgelerde kıyıya dik bir şekilde meydana gelir.
“Çok iyi yüzmek yetmiyor”
Rip akıntısı ancak yüksekten dikkatlice uzmanlar tarafından bakıldığında anlaşılıyor. Bu bölgede suyun rengi çevresindeki su rengine oranla daha koyu olmakla birlikte derinlik artıyor ve yüzey çevresi, denizin yüzeyine göre daha kırışık oluyor. Kıyıdan fark edilmesi çok güç olan bu tehlikeli akıntı çok iyi yüzme bilinse bile mutlaka can alıyor.
Sabit, aniden oluşan ve gizli olmak üzere değişik türleri bulunan rip akıntılarında sahile gelen dalga geri dönerken çık hızlı bir şekilde hareket ettiğinden, çok iyi yüzme bilen kişiler bile bu akıntıya karşı koyamıyor.
“Emniyet şeridi geçilmemeli”
Dolayısıyla çok iyi yüzme bilen kişilerin bile karşı koyamayacağı bu akıntıya karşı en basit önlem, tenha yerlerden denize girmemek oluyor. Bununla birlikte hayat kurtarıcı bir diğer önlem ise halka açık plajlarda yetkililer tarafından çekilen şeritlerin ardına geçmemek. Şeritlerin kıyıya yakın olması ve derin olmaması, kumsalda bekleyen cankurtaranların da işini kolaylaştıracağı gibi, o sırada denizde olan yüzme bilen kişiler sayesinde kurtarılmak için daha fazla şans da oluyor.
Ailelerin ve arkadaş gruplarının herhangi bir güç gösterisine girmeden, denizde emniyetli alanlarda ve halka açık plajlarda yüzmeleri acı haberlerin azalmasına yardımcı olacak.
Halka açık plajlarda gerekli önlemleri alan yetkililerin denize kıyısı olan her mevkide önlem alacak lüksü olmadığı için vatandaşların daha dikkatli olmaları ve uyarıların dışına çıkmadan hareket etmeleri gerekiyor. Plaj olmayan ve kalabalık olmayan yerlerden denize girmenin faturası ağır oluyor. Karadeniz’in bu konuda şakası yok.
MİR KUZEY GAZETESİ
News
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.